Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde gençlerle bir ortaya gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tam takviyesiyle artık yeni siyaset Kıbrıs’ta hâkim eşitlik temelinde olacak. Kıbrıs’ta bir muahede olursa iki hâkim devletin işbirliği olacak. Kıbrıs’ın kuzeyinde bir Türk devletinin ebediyen yaşayacağının bir mesajıdır” dedi.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı aktiflikleri çerçevesinde Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde (ALKÜ) ‘Doğu Akdeniz Özelinde Kıbrıs’ konferansı düzenlendi.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da katıldığı program, hürmet duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının akabinde müzik dinletisi ile sürdü. Daha sonra açılış konuşmasını yapan ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, her iki ülkenin kardeşliğinin sonsuza denk devam edeceğini belirterek, Kıbrıs Harekatı’nın askerleri ve mücahitlerini minnetle yad ettiğini, hayatını kaybedenlere de rahmet dilediğini söyledi.
Ardından kürsüye çıkan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, salonda bulunan Kıbrıs gazilerine yönelik, “Türkiye Cumhuriyeti’nin Mehmetçikleri sizlerle buluşmak, sizlerle o hislerimizi paylaşabilmek, sizlerle Kıbrıs ziyaretlerinde kucaklaşmak bizlere bir borcu, bir hasreti hatırlatıyor. Münasebetiyle tüm şehitlerimize rahmet dileyerek, gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyorum” dedi.
“Gençlerin Kıbrıs konusuna bakış açısı çok önemli”
Gençlerin Kıbrıs konusuna bakış açısının değerli olduğunu belirten Tatar, geçmiş yıllarda Kıbrıs konusunda Türkiye’de akademisyenlerin, sivil toplum örgütlerinin, gençlerin mitinglere katıldığını söyleyerek, “Herkes çıkıp ‘Ya taksim ya ölüm’, ‘Kıbrıs Türk’tür Türk kalacak’ sloganlarıyla o ulusal ruhun yerleşmesinde büyük hizmetler vermişlerdir. Türkiye için bu kadar değerli bir ada. Ben hayatım boyunca Kıbrıs’ın Türkiye için kıymetli bir ada olduğunu, Türkiye’nin yalnızca 40 mil uzaklıkta olduğunu, Türkiye’nin Kıbrıs Türklerini hiçbir vakit yalnız bırakmayacağını, tarihten gelen hakkı ve hukukunun olduğunu, Ege adalarında, Girit ve Rodos adalarında oynanan oyunlardan sonra Kıbrıs’ın alenen bir oyuna gelmeyeceğini her seferinde söyledim. Muhataplarıma bunları en âlâ biçimde söyledim. Artık Cumhurbaşkanlığım devrinde yeni bir siyaseti temsil etmenin gururunu yaşıyorum” dedi.
“Kıbrıs’ta hâkim eşitlik temelinde olacak”
Türkiye’nin bölgedeki gücünün zayıflatılmak, garantörlüğünün ortadan kaldırılmasının istenildiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Türk askerinin adadan çekilmesiyle ve vakit içerisinde Kıbrıs’ın tekrar Yunan adası olması noktasına getirmeye, yani bizleri 1974 öncesine kadar götürecek sürece sürüklemek için baskı, müzakere masasında oyalamayı amaçlıyorlar” biçiminde konuştu.
Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin dünyada tanınırlığını arttırmak ve iktisadının güçlenmesine yönelik memleketler arası oyunlar oynandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu oyun Kıbrıs Türklerine karşı, birebir vakitte Türkiye Cumhuriyeti’nedir. Bu kesin ve nettir. Yeni siyaset Türkiye’nin tam takviyesiyle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tam dayanağıyla artık yeni siyaset Kıbrıs’ta hükümran eşitlik temelinde olacak. Kıbrıs’ta bir muahede olursa iki hükümran devletin işbirliği olacak. Kıbrıs’ın kuzeyde bir Türk devletinin ebediyen yaşayacağının bir bildirisidir. Yeni siyaset budur. Münasebetiyle bundan geri dönüş yoktur. Kıbrıs’ta bir mutabakatla da kuzeydeki Türk devleti kabul edilebilir, tanınabilir fakat tanınma ne vakit olabilir bilemeyiz. Bizim devletimiz daha da kökleşmektedir, kabul görmektedir” tabirlerini kullandı.
“Kıbrıs sıkıntısı daha da ehemmiyet kazandı”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki üniversitelerde 144 ülkeden öğrenciler olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, 100’ü aşkın ticaret yaptıkları ülke olduğunu belirtti. Doğu Akdeniz’deki çalışmalar ile birlikte Kıbrıs sorununun daha da değerli hale geldiğini vurgulayan Tatar, “Son dünyadaki global değişimlerde siz de göreceksiniz. Taşlar yerinden oynamıştır. Yeni yeni bir ekip siyasetler gelişmektedir. Bütün bu istikrarlar içerisinde bir tarafta Rusya, Çin, bir tarafta Amerika, Avrupa Birliği. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’deki statüsünün korunması ve mavi vatandaki bizlerin haklarının, hukuklarının korunması için ulusal güvenliğimizin sürdürülmesi manasında KKTC’nin sahiden statüsü yükseldi. KKTC Doğu Akdeniz’in parlayan yıldızı. Mili dava olan Kıbrıs sorunu çok daha değerli konuma gelmiştir. Bu siyasetin kalıcı ve gerçek siyaset olduğunu haykırışla bütün dünyaya anlatmak ve kabul ettirmek mili bir vazife ve vatan borcudur” dedi.
