Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından Antalya Valisi Ersin Yazıcı’nın iştirakiyle “Bitki Islahçıları Günü” aktifliği düzenlendi …
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından Antalya Valisi Ersin Yazıcı’nın iştirakiyle “Bitki Islahçıları Günü” aktifliği düzenlendi.
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından 11 Mayıs Bitki Islahçıları Günü hasebiyle aktiflik düzenlendi. Ziraat Fakültesi’nde gerçekleştirilen aktifliğe Antalya Valisi Ersin Yazıcı ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın yanı sıra Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cengiz Toker, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, Türkiye Tohumcular Birliği Lideri Savaş Akcan, Bitki Islahçıları Alt Birliği (BİSAB) Lideri Selami Müellif, Antalya Vilayet Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, BATEM Müdürü Dr. Abdullah Ünlü ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
“Tarımda kendimize kâfi bir ülke olmamız gerekiyor”
Açılış konuşmasında iki yılı aşkın süren pandemi sebebiyle tarımın ve besinin kıymetinin daha uygun anlaşıldığını söyleyen Antalya Valisi Ersin Yazıcı, “Yaşadığımız coğrafya, bulunduğumuz stratejik konum gereği öncelikle tarımda kendimize kâfi bir ülke olmamız gerekiyor. Bizim kendine yeten, kendi tohumunu üreten, hiç kimseye mahkum olmayan hatta dünyada önderlik yapan bir ülke olmamız gerekiyor. Bu kente geldiğimde tohum firmalarını ziyaret ettiğimde keyifli oldum. Tohumcular Birliğini ve bu sürece dahil olan herkesi tebrik ediyorum. Türkiye’ye son 15-20 yılda çağ atlattılar. Artık ürettiğimiz bir çok tohumunu sizler sayesinde biz üretiyoruz” dedi.
“Öğrencilere seslendi”
Konuşmasında öğrencilere seslenen Vali Yazıcı, yanlışsız bir yerdesiniz, gerçek bir fakültesiniz, yanlışsız bir eğitim alıyorsunuz ve Türkiye’nin parmakla gösterilen bir üniversitesinde eğitim alıyorsunuz bunun değerini bilin dedi. Vali Yazıcı “Bugün yaşanan Rusya Ukrayna savaşının dünyada besinin nasıl bir dengesizlik oluşturduğunu tüm gençlerimiz herhalde farkında. Yanlışsız bir alan seçmişsiniz. Olağan ki burada ıslah çalışmaları ar-ge çalışmaları, tohumda fidede, tarımda kullanılan başka gereçler size teslim edilecek. Siz geliştireceksiniz, siz büyüteceksiniz. Türk tarımını, Türk tohumunu dünyaya duyuracaksınız. Akdeniz Üniversitesi’nin Ziraat Fakültesi’nin öğrencileri gelecekte bunu yapabilecek inanca, kudrete, heyecana sahip olduğunu değerlendiriyorum. Hocalarınız sayesinde bu şırınga size yapıldı” diye konuştu.
“Tek kurtuluşumuz çağdaş yollarla tarım yapmak”
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, evvel pandemi, akabinde savaş ortamı nedeniyle dünya genelinde besin tedarik zincirinde meselelerin yaşandığını ve bu süreçlerin stratejik bölümler ortasında yer alan ziraî üretimin ve bu alandaki araştırma geliştirmenin kıymetini bir sefer daha ortaya koyduğunu söz etti. Nüfus artışı, global ısınma ve kuraklık üzere çevresel sonular nedeniyle babadan kalma yordamlarla çiftçilik yapmanın artık kâfi olmadığını lisana getiren Rektör Özkan, tek kurtuluş reçetesinin ise çağdaş tarzlarla, teknolojiyi kullanarak, yüksek standartlarda üretim yapmak olduğunu kaydetti.
“Tarımda çağdaşlaşmaya katkı sunuyoruz”
Türkiye’nin ziraî üretiminin gelişmesi, verimli ve katma pahası yüksek eserlerin üretilmesi, tarım ve besin bölümlerinde dışa bağımlılığın azalması için Ziraat Fakültesi ile çalışmalar yaptıklarını belirten Rektör Özkan, “Hem ziraî üretimi yönlendirecek donanımlı ziraat mühendisler yetiştiriyoruz, hem de bilimsel araştırmalarla tarımda çağdaşlaşmaya katkı sunuyoruz. Bugün ülkemizde çağdaş tarımın bir göstergesi olan örtüaltı üretim alanının yaklaşık yüzde 40’ı şehrimizdeyse, yeniden zerzevat tohumu ya da fidesi üretimi yapan tesislerin yarısından fazlası Antalya’da ise bu başarıda Ziraat Fakültemizin de katkısı yadsınamaz” dedi.
“Tarım kesimi için iş birliği hayati ehemmiyet taşıyor”
Vazifeye geldiği günden itibaren üniversite ve kent bütünleşmesinin değerine dikkat çektiğini hatırlatan Rektör Özkan, bu iş birliğinin bilhassa tarım kesimi için hayati ehemmiyet taşıdığını söyledi. ziraî alandaki bilimsel gelişmeler kağıt üzerinde kalmaması, tarlaya inmesi gerektiğinin altını çizen Rektör Özkan, “Bu şuurla Antalya Ticaret Borsası başta olmak üzere bölgemizde bulunan birçok özel bölüm firma, Batı Akdeniz Ziraî Araştırma Enstitüsü, Tarım Vilayet Müdürlüğü ile ortak projeler yürütüyoruz. Bayan çiftçilerimizi yerleşkemizde ağırlayarak çağdaş tarım uygulamalarını anlatıyoruz. Çağdaş sulama sistemi ile dron teknolojisinin ilaçlama ve gübreleme süreçlerinde kullanımı üzere çağdaş uygulamaların pilot çalışmalarına konut sahipliği yapıyoruz. Tüm bu çalışmaları çağdaş tarım uygulamalarının ülkemizde gelişmesine katkı sunmak için yapıyoruz. Hayata geçirdiğimiz örnek projelerin, tüm üreticilerimiz için teşvik ögesi olmasını istiyoruz” biçiminde konuştu.
“Türkiye Avrupa’nın en büyük tarım ülkesidir”
Dünyada bir milyar insanın açlık hududunda yaşadığını ve bu sorunun tahliline katkı sağlayacak bilim insanlarının başında bitki ıslahçılarının geldiğini söyleyen Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, “Günümüzde yaklaşık 8 milyara ulaşan dünya nüfusunun 2050 yılında 9 buçuk milyara ulaşması beklenmektedir. Bu nüfusu besleyebilmek için ziraî üretimin en az yüzde 50 oranında artırılması gerekir. Ziraî üretimin tehdit edecek olumsuz kaidelerde artan dünya nüfusunu besleyebilmek için çağdaş ıslah tekniklerin kullanılması da mecburî hale gelecektir. Son 20 yıl içinde çağdaş ıslah teknikleri sayesinde her bitkisel üretimde yaklaşık olarak yüzde 50’nin üzerinde randıman artışı yaşanmıştır. 2020 yılı sayılarına nazaran dünya tarım kesimi yaklaşık 3 buçuk trilyonluk pahası ile tüm ülkelerin iktisadında kıymetli bir yere sahiptir. Türkiye ise yaklaşık 21 milyar dolarlık ziraî eser ihracatı ve 75 milyar dolarlık üretim kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük dünyanın ise yedinci büyük tarım ülkesidir. Ülkemizin dünya tarımında öncü olmasını sağlayan tüm ıslahçılara ve bilim beşerlerine teşekkür ediyorum. Islahçılar gelecekte de dünya tarımına istikamet vermeye devam edecektir” tabirlerini kullandı.
“Tohum konusunda milliyetçi olmalıyız”
Türkiye’nin pandemiye karşın 2021 yılında tohum yeterliliğinde yüzde 80’ni yakaladığını söyleyen Türkiye Tohumcular Birliği Lideri Savaş Akcan, toplumsal medyada tohumculukla ilgili yapılan kara propagandaların çabucak hepsinin palavra olduğunu hatırlatarak; bu ülkenin tohumlarının kimseyi kanser etmeyeceğinin zira bu ülkenin tohumcuları ve çiftçilerinin de birebir tohumlardan beslendiğini ve emperyal güçlerin bu tip kara propagandalarına karşı durmak gerektiğinin altını çizdi. Kamuoyunda bitki ıslahçıları üzerinde oluşturulan olumsuz yargıları ortadan kaldırmak ve toplum içerisinde farkındalık oluşturmak için 11 Mayıs’ın Bitki Islahçıları Günü olarak kutlandığını söyleyen BİSAB Lideri Selami Müellif da “Pandemi bize tohum konusunda milliyetçi olmamızı gösterdi. Bu topraklarda yetişen tohumları kendi ıslahçımızın yetiştirmesi gerekiyor. Sonlar kapandığı vakit üretim yapamazsanız, ülkenizin besin güvenliğini sağlayamamış olursunuz. Dünyada görülüyor ki ilerideki savaşlar besin kıtlığından çıkacaktır” tabirlerini kullandı. Açılış konuşmalarının akabinde Bitki Islahının ulusal besin güvenliği ve sürdürülebilirliğindeki ehemmiyeti bahisli panele geçildi. Oturum başkanlığının Prof. Dr. Mustafa Erkan’ın yaptığı panelde Dr. Sinan Güçlü ve Prof. Dr. M. Emin Çalışkan konuşmalarını gerçekleştirdi. Aktiflik Dr. Vehbi Eser makale müsabakasının sonuçlarının açıklanması ve ödül plaketlerinin verilmesi ile son buldu.
